İngiltere merkezli Behind the Closed Doors (BCD) adlı STK, şiddet…
Koşullarından Bağımsız, Oyuncak Her Çocuğun Hakkı!
Önemsiyoruz, eğitim ve sosyal fırsatlara akranları ile eş erişimi olmayan 0-6 yaş aralığındaki çocuklar için çocuğun temel haklarından biri olan oyun ve oyuncağı araç olarak seçiyor. Geliştirdiği oyuncakları, öğretici içerikler ile destekleyerek yetişkinleri sürece dahil ediyor. Çocukların kendini birey olarak algılamasını ve çevresi ile bağ kurmasını kolaylaştırmak üzere çocuk gelişim ve ürün tasarım alanındaki 20’den fazla profesyonelin uzmanlıklarını çocuk odağında birleştiriyor. Koşullarından bağımsız oyuncağın her çocuğun hakkı olduğuna inanıyor. Kurucusu Gözde Şekercioğlu ile Önemsiyoruz’u konuştuk.
Sosyal girişimci olmaya nasıl karar verdiniz?
Ben bir sosyal girişimci olmalıyım diyerek çıkmadım yola. Sivil toplum alanında gönüllülük çalışmaları yürütüyordum, ilgili kuruluşun ihtiyaçlarına yanıt verecek destekler sağlıyordum. Bu kaynak geliştirme olabileceği gibi, bir etkinlik tasarımı da olabiliyordu. 2015 yılı içinde destek verdiğim projelerden bir tanesinde sahada çalışan bir uzmandan, koşullar nedeniyle çocukların oyuncaklara erişiminin sınırlı olduğunu öğrendim. Sebebi, oyuncakların uygun olmayışıydı. Ben de “ne olur da oyuncağı olmayan çocuklara oyuncaklar gidebilir, bu nasıl bir ürün olmalıdır” sorusuna yanıt ararken buldum kendimi. Bu aslında bir tasarım tanımıydı ve mesleğimi sosyal fayda için değerlendirmeye bilinçli olarak ilk kez o sırada başladım. Sonrasında sürekli olarak bilgi edinmek için gözlerimi açtım ve nereden ne öğrenebileceğimi araştırdım. Karşıma Know Your Impact Boot Camp başvurusu çıktı ve alana girişim, bol bol öğrendiğim, yepyeni insanlar tanıdığım bir kamp ile başladı! Şanslıyım. Bugün, mesleğimi sivil toplumdaki bir ihtiyaca yanıt vermek üzere, ekonomik sürdürülebilirlik sağlayarak, kolektif bir anlayışla yürüttüğüm için ben bir sosyal girişimciyim diyebiliyorum.
Tespit ettiğiniz sosyal sorun neydi? Getirdiğiniz çözümü ayrıcalıklı kılan nedir?
Bir çocuğun temel haklardan biri oynamak! Biz akranları ile erişimi denk olmayan çocuklara oyuncağı ulaştırmak, öğretici içeriklerimiz ile de o çocukların çevresindeki yetişkinleri sürece dahil etmek istiyoruz. Koşullarından bağımsız, oyuncak her çocuğun hakkı diyoruz ve bu hakkı onlara teslim etmenin de biz önemseyen bireylere düştüğüne inanıyoruz. Çocuklar oynarken yaşama katılıyor, öğreniyor ve çevrelerindeki insanlarla bağ kurmaları kolaylaşıyor. Biz 0-6 yaş aralığındaki çocuklar ve onlarla ilgilenen yetişkinlerle çalışan sivil toplum kuruluşları, özel sektör veya kamu kuruluşları için tamamlayıcı bir role sahibiz. Çocuk gelişimi alanında çalışan uzmanlar ile yaratıcı endüstriden gelen profesyonellerin kesiştiği bir organizasyon yapımız var. Sahadan gelen geri beslemeleri ürün geliştirme için değerlendiriyoruz ve sorgulamaktan vazgeçmiyoruz.
Sosyal etki ölçümlemesi girişiminiz için ne kadar önemli?
Sosyal fayda üretmek için yola çıktığımız için sosyal etki ölçümlemesi önemli bir çalışma konusu. Aslında “mış gibi” yapmadığımızın göstergesi. Kendimizi bir önceki çalışmamıza göre kıyaslayarak, ürün ve hizmetlerinizde performans artırmanızı sağlayan bir gösterge. Ya da stratejik kararlar almanız için bir referans.
Sosyal etkinizi nasıl ölçüyorsunuz, nasıl yönetiyorsunuz?
Kullandığımız formlar var: Ön test-son test ve gözlem formları. Faydalanıcıya sorular soruyoruz. Gözlem yapıyoruz. Çalıştığımız alanda emek veren uzmanların desteğini almak önemli bizim için. Önerdiğimiz bir zaman planı var projelerimizde, eğer o planlamaya uyulamıyorsa, ölçmek de yönetmek de zor olabiliyor. Sizin araçlarınızı dönüştürmeniz, sahaya göre özelleştirmeniz gerekebiliyor. Ölçtüğünüz bir şeyi yönetebilmek ise oldukça zor, faydalanıcının hayatı devam ediyor. Siz çalışma konunuz için önemli olan bir çalışmayı yapıyor ve kendi işinize bağlı kalıyorsunuz, ancak o grup için her gün bambaşka öncelikler oluyor. Siz aslında faydalanıcının hayatında anlık bir katkı olarak kalmamak için sürekli emek vermek durumundasınız.
Bugüne dek hedef kitleniz üzerinde hem niteliksel ve hem de niceliksel olarak nasıl bir etki yarattınız?
Önemsiyoruz’un ilk projesi olan “Bir Kucak Oyuncak” kapsamındaki hedef kitlesi, ilk olarak hapishanede annesi ile yaşamak durumunda olan 0-6 yaş aralığındaki çocuklardı. Kamu kurumlarındaki konu ile ilgili müdürlüğe oradaki çocuklar için ürün tasarladığımızı ve ürettiğimizi anlatan bir dilekçe ilettik. Bakanlığın ilgili biriminden arandık, sözlü olarak iznin çıktığını belirttiler, yazılı iznimizi bekliyoruz ki ürünleri kargolayıp öğretici içeriklerimizi ilgili saha uzmanlarına ulaştıralım. Ancak süreç öngördüğümüzden o kadar yavaş ilerledi ki… Biz de bu sırada ekonomik koşulları yetersiz ya da göç nedeniyle ülkemize gelmiş çocuklar ve ebeveynleri ile çalışma fırsatı yakaladık. Çocuk yuvasında yetişen çocuklarla saha testleri yaptık. 40’a yakın çocuk, 20’den fazla anne ile yaptığımız çalışmalarda, ücretsiz ürün temininin motive edici olduğu, sahadaki uzman takibinin verimlilik için vazgeçilmez olduğunu söyleyebilirim. Ev ve kurum ziyaretlerinde ilgili uzmanlar ve ebeveynler ile görüşülerek, tasarladığımız oyunların ve içeriklerin bilgi paylaşımında işlerini kolaylaştıracağı sonucuna ulaşıldı. Pilot çalışmalarımızda, annelerin bilgi paylaşmakta güçlük çektiği gözlemlendi. Tüm annelerin çocuklarını dinlemekte istekli olduğu tespit edildi. Yuvada oynanan oyunlarda ise çocukların birbirine müdahalesinin kişilik oluşumunda etkili olduğu ortaya çıktı.
Önceki Yayın: Sosyal Etki Yönetimi Eğitimi 25-26 Nisan’da!